Bu Blogda Ara

31 Ocak 2015 Cumartesi

M.Asam Clear Skin Kil Maskesi İncelemesi


Yine ufak bir aradan sonra merhabalar!
Bugün bloğumun konusu renkli kozmetikten uzaklaşıp, cilt bakımı üzerine olacak. Cilt bakımı günümüzde en önemli şey belki de. Çünkü yaşadığımız şehirlere göre farklılık gösterebiliyor. Hava kirliliği, yağ ve kir olmasının en büyük sebebi, gözenekleri tıkayıp, cildin kusmasına ve sivilcelenmeye büyük kapı açıyor. Asıl anlatacağım ve inceleyeceğim konu ise karma ve yağlı ciltler için üretilmiş ve sivilceli ciltlerin kullanmasında hiçbir problemin olmayacağının sözünü ortaya koyan ürün olan M.Asam Clear Skin Kil Maskesi. Kil maskesinin tüpe girmiş hali olan, içinde zararlı olan birçok maddeyi bulunduran bu kil maskesi bana mağaza çalışan tarafından dermokozmetik olduğunu söyledi! Anlayamadığım içinde bir sürü paraben bulunduran, parfüm bulunduran bir ürün nasıl dermokozmetik sıfatını taşıyabiliyor. Kullandığım dermokozmetiklerin çoğunda parabene rastlamadım. Parfüm kaçınılmaz olabiliyor bazen ama paraben ile asla karşılaşmadım. Bu ürün 4-5 sene önceden beri eczanelerde satılıyordu. Sonra Watsons ve Gratis mağazalarında satılmaya başladı. Ben alalı ise neredeyse 9 ay geçti. O zaman ilk kez Watsons raflarında görmüştüm. Mağazadaki görevli bayan o kadar övdüydü ki ben içeriğine bakmadan hazır da %20 indirim varken sepete atayım dediydim. 




Gelelim ürünün kendi açıklamasına:
"M.Asam Kil Maskesi ciltteki yağ fazlasını emer ve cildinizin yağdan dolayı parlamasını önler. İçerğinde OPC, üzüm çekirdeği özü, kaolin, karite yağı, pantenol ve E vitamini bulunur. Kaolin cildin hemen yağlanmasını önler ve bu element parlaklık oluşumunu önlemek için yüzünüzdeki gözenekleri küçültür. Cildiniz son derece pürüzsüz görünür. " 
Ciltteki fazla yağı alıyor gerçekten ama ben kullandığımdan bu yana yüzümdeki yağlanma hiç azalmadı. Sadece ogün için idare ediyor. Yüzüme sürdüğümde çok güzel bir karıncalanma hissi veriyor hafif yakma gibi ama bu benim çok hoşuma gidiyor. Sonra hemen kesiliyor. İçindeki kil, sheabutter, E vitamini, OPC, kaolin yağın emmesindeki etkenlerdir. Üzüm çekirdeği özü ise lekelere ve sivilcelere etkili olduğu söylenmiştir. 


Ben içi her ne kadar temiz olmasa bile, favori kil maskem olmuş durumunda. İndirimde de yedeğini almıştım elimdeki tüp bitmemiş olmasına rağmen. Aslında favori olmasının sebebi yüzümü tahriş etmedi, içinde parçacık olmayışı ve sivilcelenme yapmaması. Böyle ürünler yapmaz dense bile yapabilitesi oluyor. Ürünün gramajı fazla. Ben kaç aydır kullanıyorum ve hala tüpün yarısındayım. Ürün 100 ml.  Haftada 1-2 kez yapılması öneriliyor. Ben bir kere yapıyorum yeterli oluyor.10 dakika yüzümde tutuyorum ve ılık suyla arındırıyorum. Ürünün temizlemesi çok güzel ve gerçekten yüzüm canlanıyor, parlamıyor o an için. Ben bu yönünden çok memnunum. Kıvamı ne çok cıvık ne çok sert. Yumuşak yapıda ve suratta kaskatı durmuyor. Yani sürdüğünüzden 10 dakika sonra yüzüzünü asla germiyor. 



Kullandığımdan bu yana siyah noktalarımda ciddi azalma oldu. Yüzümü güzelce temizlemesine ve verdiği yumuşaklık etkisi ise mükemmel. En sevdiğmi yanı bu olduydu zaten. Yapısından ötürü de ciltle çok iyi bütünleşiyor. Ve sürdüğünüz zaman bildiğimiz maskeler gibi suratınızda durmuyor. Normal krem sürmüşsünüz gibi duruyor. Ek olarak ise kokusunu çok seviyorum. Parfüm olması her ne kadar pek sevdiğim bir şey olmasa da, kokusundan hiç rahatsız olmadım. Çok iyi anlaşıyoruz pek sıkılacağımı sanmıyorum. Kullandığımdan bu yana başka maske kullanmıyorum. Sürekli kullandığım Dermokil maskesinin pabucunu dama attı, performans ve gramaj olarak. Ama onun da detaylı yazısını yazacağım. Halen elimde var. Bu tüp bitince yeni aldığıma değil, Dermokil'e geçiş yapıp aralarındaki farkı şimdi daha net anlayacağım. Fakat yine de M.Asam açık ara önde gidiyor. 
Fiyatı yanılmıyorsam 37 TL civarında ama indirime giriyor. Eczanelerde, Gratis, Watsonslarda rahatlıkça bulabilirsiniz. 
Başka cilt bakımı yazımda görüşmek üzere,
Sağlık ve güzellikle kalın!

25 Ocak 2015 Pazar

L'oreal Super Liner Gel Intenza İncelemem


Merhaba tekrardan!
Bugün bloğumun göz makyajı için en kullanılabilir ürününü konuk edeceğim. Benim vazgeçilmez ürünlerim her zaman göz makyajında kullanılan makyaj malzemeleridir. Birçok ürün denedim elbette ama şu an favorim olan, eliniz alışınca her gün kullanılan tek katta isteyene yetecek ama istemeyene yetmeyecek olan bir ürünü tanıtacağım. O da L'oreal Super Liner Gel Intenza, yumuşak yapılı ve kömür gibi çok siyah değil ama tatmin edebilecek bir siyah olan ve içinden çıkan fırçasıyla da güzel uygulama yapılabilen bir ürün. Kendisini neredeyse 1,5 aydır kullanıyorum. Yapısı gerçekten çok güzel yağ gibi ve jel eyelinerlar beni kalemden kurtaran ürünler olmuştur. İlk Maybelline kullanmıştım ama o kuruyunca buna şans verdim. Ve beni hüsrana uğratmadı. 




L'oreal'in genelde göz ürünleri iyi oluyor. Ben genel olarak kalem tarzı ürünlerini kullandım ve memnun kaldım hatta yedekledim. Bu jel eyelinerında da hep gözüm vardı fakat indirim zamanı almaya ne zaman gitsem yoktu. Son yılbaşı indiriminden de hemen kaptım. İndirimsiz fiyatı bana oldukça pahalı geliyor siz de denemek isterseniz indirim zamanı almanızı öneririm.





Dış görünüşü sade ve şık. Cam kavanozda olan ürünü rahatça koruyabilirsiniz fakat ağzını açık bırakırsanız kısa sürede kurur. Genel olarak jel eyelinerların problemi bu maalesef. İçinden de düz bir fırça çıkıyor. Ben bunu kullanıyorum rahat uygulama yapabiliyorsunuz ama yeni başlayanlar için elinizin ayarını iyi yapamayabilirsiniz. Kalın çizgi çekmeye çok müsait bir fırçası var. Ben ince çekmekte problem yaşamıyorum lakin acelem olduğunda o pek mümkün olmuyor. Ek olarak açılı fırçayla veya ince bir eyeliner fırçasıyla ince görüntüye ulaşabilirsiniz. 






Yapısı çok yumuşak. Fırçayı bir kere değdirmem yeterli oluyor. Ben ten rengi göz farı kullanıyorum genelde. İlk katta keskin simsiyah görüntü sağlamıyor. İki kat üstünden geçince yeterli oluyor. Kalıcılığı ve bulaşmamasıyla beni çok memnun etti. Kalıcılığını 12 saat denedim 24 saatlik gerçekten etkisi var mı bilmiyorum ama 12 saat yağlı göz kapaklarımda durdu baya baya. Göz kapaklarıma bulaşmaması da en önemli durumdu benim için çünkü bundan çoğu kişi şikayet eder. Ben her ne kadar baz ve göz farı kullansam bile o yitiriyor dayanıklılığını ama bu jel eyeliner yerinde durdu yapıştı. Silmesi çok zor değil ama çift fazsız makyaj temizliyicilerden başka temizliyicilerle çıkartamadım. 




Son olarak da hakkında diyeceklerim bu kadar. Eksi yanı kömür siyahı olmaması ve fiyatı. Kömür siyahlığına getirmek için iki kat sürmeniz gerekiyor ya da üç kat. Fakat bende bir alışkanlık olduğundan en yoğun siyah ürünleri bile iki kat geçiriyorum üstünden. Onun haricinde ise bittiğinde yeniden indirimden edinebilirim. Likit eyeliner tutkunu olduğumdan yine de bir yerlerde durmasında fayda var. Yumuşak yapısı, kolay sürümü, uygulaması, bulaşmaması benim için en önemli özellik olduğundan, farların üstünde güzel duruşu ve dayanıklılığıyla da gönlümü almasından ötürü eksi yanlarını görmezden geliyorum. Yine de indirimsiz almayacağım. Zaten bereketli bir ürün sizi baya idare eder. Şimdilik bu kadar, diğer yazımda görüşmek üzere.
Segiyle kalın!

22 Ocak 2015 Perşembe

Yves Rocher Bio Culture %100 Organik Besleyici El Kremi

Merhabalar tekrardan!
Birkaç gün iş yoğunluğu sebebiyle bloğumu aksattım farkındayım ama şu an yeni yazıyla geri dönmüş bulunmaktayım. Bugün ele alacağım bir ürün ise el kremi hakkında. Kuru ve soğuk günler vücudumuza ve ellerimize kuruma, çatlama yaşatabiliyor çoğumuza. Özellikle kendim için konuşacaksam krem kullanmazsam, kuruluktan gözle görülür şekilde yaralar, dökülmeler kaçınılmaz oluyor. Kaç krem denedim bilmiyorum bu zamana kadar ama ne olursa olsun isterse en pahalı en kaliteli olsun, hızlı emilmediği ve etkili olmadığı sürece işimi görmüyor. Vıcık vıcık hissi sonuçta kimse sevmez ve bir şey kullanamayız belli bir süre.


El kremleri dahi birçok kozmetik ve cilt-vücut bakımlarında zararlı kimyasallardan kurtulamıyoruz. Özellikle, parabensiz ürün yok denecek kadar az. Dikkat edilse de yine arada sırada almadan edilmiyor. Ben de organikliği vaadeden krem arayışındaydım ve Yves Rocher'ın indiriminde gördüğüm el kremine bir şans vermek istedim. Yves Rocher Bio Culture %100 Organik Besleyici el kremi gerçekten çok hoşuma giden, aşırı soğuklarda dahi kullanabileceğiniz, emilimi çok güzel ve hızlı olan, ellerimi yumuşacık yapan bir el kremi. Ayrıca çantamın yeni dostu. :) Ürünün bize açıklamasına geleceksek şöyle diyor:

"Baş döndürücü ve çekici Akasya Ağacı balı kokusuyla birlikte, düzenli kullanımda elleriniz beslenir, yumuşaklık ve pürüzsüzlük kazanır.
%98'i doğal içeriklerden oluşur, %20'si Organik Tarım ile üretilen içeriklerden oluşur. Parfümü %100 doğal içeriklidir.
Paraben, silikon, mineral yağ (petrol) ve renklendirici içermez.
...Ve dahası: Yves Rocher Bitkisel Kozmetik Laboratuvarları'nın buluşu Akasya Ağacı balı ve Ayçiçek yağı ile kuruluk hissi yok olur, hücresel yenilenme sağlanır."





İçeriğinde paraben yok, parfüm yok. Bunlar yüzünden aldım bir nevi ve iyi ki de almışım diyorum. Kokusunun tuhaf ama bir yandan da hoşuma gitmesi de ilginç bir durum. Kokusuna pek önem vermiyorum artık çünkü kremle çok iyi anlaşıyorum. Bir süre sonra zaten hoşuma gitmeye başladı. Akasya ağacı balıymış bu kokuyu veren daha önce hiç kokusu hakkında bilgim yoktu kremle öğrenmiş oldu artık. :) El kremi alırken benim ilk yaptığım yapısından önce kokusuna bakmaktır ve bu bana değişik bir kokuyu hatırlattı ve halen aklıma gelmiyor. :) Zaten şu an kokusu yapısıyla birlikte favorim oldu.


Kadifemsi hissine ise bayılıyorum. Kremin kıvamı yoğun değil. Orta bir akışkanlığı var. Cıvık yapıda kesinlikle değil. Ürün 50 ml ama az dökseniz bile tüm ele yetmekte. Bereketli ürün bana göre Ben indirimden almıştım. İndirimsiz fiyatı 19.90 TL. Yves Rocher sık sık indirime giriyor. Organik olsun, kokusunu önemsemem alışırım diyorsanız bu el kremini gerçekten öneririm.
Şimdilik krem hakkında diyeceğim bu kadar. Başka yazıda görüşmek üzere,
Sevgiler!

18 Ocak 2015 Pazar

L'oreal Telescopic Carbon Black Mascara


Merhabalar!
Maskara her zaman benim olmazsa olmaz makyajım olmuştur. Yeri eyeliner ile çok ayrıdır. İkisi doğru yapıldığı takdirde mükemmel günlük makyaj oluştururlar. İkisi de zaten benim her zaman favorimdir. Bugünün yazısı ise bir maskara hakkında olacak. O maskara ise geçen aylarda indirimde sepetime atıp, bir deneyeyim diye merakıma yenilen maskara olan L'oreal Telescopic Carbon Black Mascara. Gelin bu maskarayı yakından inceleyelim.




İlk olarak ambalajı değişik ve dandik diyebilirim. Üstündeki yazılar silinmeye başladı. Maskarayı yaklaşık 1 aydır kullanıyorum ama üstündeki yazıları çoktan hafifledi. (NOT: Maskarayı aldığım bir gün sonra fotoğrafladığımdan ötürü kendisinde bir sıkıntı durmuyor). Kabı büyük ve hafif incelikten genişliyor ürünün boyutu. :) Ve ne çok ağır ne çok hafif bir maskara. 





Maskaranın fırçası ince esnek bir plastikten oluşuyor. Plastik fırçalar kıllı fırçalardan daha çok kirpikleri tarar ve ayırır olsa bile bu maskaradan ben öyle bir şey göremedim. Tek tek ayırmaktan ziyaede yapıştırıyor. Kirpiklerim orta hallidir. Yani ne kısa ne çok uzun. Çoğu maskaradan güzel görüntü alıyorum. Eyelinersız daha güzel ve uzun gözüküyor özellikle fakat bu maskaranın kirpikleri uzatma işi idare eder ve bir anda uzatmıyor. Ben belki 3 kat uyguladım ama istediğim görüntüyü hemen alamamak zaman kaybına neden oluyor. 3 kat uygulanan rimel muhakkak yapıştırır kirpikleri ama zaten ilk katta hissettim bu duyguyu ve suratım düştü hemen. Bir de uzatmaktan başka bir işe de yaramadı bu maskara. Böyle bir maskaradan da hacim ve dolgunluk beklemeyin. 




Ben hiç kirpik kıvırmam fakat bu maskaradan gerçekten güzel uzunluk bekliyorsanız, önce kıvırmanız gerekebilir. Bir kere denedim görüntüsü güzel oldu ama kıvırmadan bir saat sonraya falan kirpikler eski haline dönmeye başlıyor. Yapısı fazla ıslak geldi bana ilk kullandığımda bunu yeniliğine verdim ama bir ay boyunca da kurumadı hala bulaşma yapıyor. İlk ıslaklık devam etti. Yoğun kıvamlı olması güzel fakat yapıştırdıktan sonra kıvamı işe yaramıyor. 



Kirpiklerimdeki duruşu ise böyle. Yine burda güzel çıkmış çünkü ilk sürdüğüm zaman fotoğraf çekme şansım olabilmişti.



Plastik fırçaları severim ama böyle incelerinden pek verim alamıyorum gibi ya da kalitesine göre değişir diye düşünüyorum. İnce fırça olduğundan ötürü yan kirpiklere ulaşıyor. Fazla abartıyı sevmeyenler bir kere uygularsa, ideal görüntüye ulaşırlar. Ama önemli bir uyarı yapmam lazımsa kirpiklerden bu maskara baya baya akıyor. Ve kirpikler kaskatı oldu bende. Başlığa yazdığım gibi gerçekten kirpiklerimi döküyor. Mevsim değişikliğine, kirpiklerimin cılızlanmaya başladığından şüphelendim fakat deneme amaçlı diğer maskaraları da denedim. Onlarda pek öyle sorun yaşamadım. İlla silerken bir iki tane çıkar kirpik pamukta ama bundaki dökülmeler sonrasında da devam etti. 
İyi yanlarını da çok siyah adından belli olduğu gibi Carbon Black. Hemen simsiyah oluyor. Çıkması çok zor. Makyaj çıkarıcılarla çok çaba sarf ettiğimden de her ne kadar nazik silsem de zor çıkıyor ve kirpiklerim bana elveda diyor. Siyahlığı yönünde sıkıntı yok ve fırçasının ince olduğundan alt kirpiklere çok güzel uyum sağlıyor ama akma konusu devam edecektir. Çok güzel bir şekilde alt kirpikleri şekillendiriyor ama akma olayı maalesef kötü oluyor. Hacimlenmiş görüntü üst kirpiklerden daha güzel görünüyor iddiası hacim olmasa bile. 

Sonuç olarak bu maskaraya verdiğim paraya acıdım desem yeridir. Normal fiyatı 42 TL civarı sanırım ve drugstore markasına göre gerçekten çok. L'oreal'in diğer maskaralarından daha iyi verim almıştım fakat bu cidden benim için hayal kırıklığı oldu. Daha uygun fiyatlı birçok maskara var ve hem hacimi hem uzunluğu bir arada gösterebiliyor. Kendisini şu an kullanmıyorum kirpiklerimi çok döküyor. Kendi kirpiklerimde problem olmadığını biliyorum o yüzden kullanmayı kesinlikle düşünmüyorum daha da. Denemek isteyenler olursa tabii ki indirim zamanı alsınlar. Gratis, Watsons ve Cosmo Home'larda sık sık %40-%50 indirime giriyor.  Maskaralar her zaman favorim olduğundan her zaman iyi maskara arayışım olacaktır.
Sizin de önerilerinizi beklerim. :)
Sevgiler!

15 Ocak 2015 Perşembe

Maybelline Master Drama Kohl Liner Göz Kalemi İncelemesi ve Öneri


Tekrardan merhabalar!
Bugünün blog davetlisi tüm bayanların her zaman arayışta olduğu, ulaşılması kolay ama kalitelisini bulmasının zor olduğu bir ürün yorumlayacağım size. Bu da şüphesiz ki göz kalemidir. Göz kalemi denince bana ucuz bir şey bitse hemen alırım tarzında düşünüyoruz. Göz kalemleri gerçekten bayanları güzel gösterdiği gibi, yanlış uygulamada, değişik yapılarda olursa da gözaltlarını ve üstlerini kömüre dönüştürebiliyor. Öyle ki bunu istemediğimiz için de koleksiyon bile yaparız. Gelelim bugünkü ürünümüze. Bugün Maybelline Master Drama Kohl Liner isimli göz kalemi sizin için inceledim. Ben göz kalemlerini likit eyeliner, dipliner ve jel eyeliner kullanamadığım zamanlarda çok kullanırdım. Ve kaliteli göz kalemi arayışında oldum hep. Fakat aldıklarımın hiçbiri kaliteli olmadı. Ya gözaltlarıma aktı, göz pınarlarımda birikti ve kaş altıma ve göz kapağı katlanma bölgesine bulaştı. Çoğu kişinin tabiriyle bizi pandaya dönüştürüyolar. Çoğu markanın göz kalemi var pahalı ya da ucuz fark etmez denemeden bilemiyoruz bunları. Ama pahalı olanın kalıcı, akmayacak kesin diye bir sözü olmadı. Kullandığım oldu ama paraya yazık oldu desem daha doğru olur.
Maybelline'in bu göz kalemine gelirsek, bu kalemi Gratis indiriminden almıştım bir deneyeyim diye fakat ben likit ve dipliner kullandığımdan elim çok gitmiyordu. Acil bir yere gidecek olursam maksat aceleden bulaşmasın etmesin sür çık olsun diye almıştım. Sırf kurumasın, bozulmasın diye kalemi kullanıp bitirdim. Kalem bildiğimiz göz kalemleri boyutunda ve kohl kapsamında. Renk seçenekleri var elbette ama ben göz kaleminde her zaman "extra black" yazılı olanları tercih etmişimdir. Kohl'un anlamı aslında sürme demek ve daha yoğun yapılı oluyor bu tarzlar. Ayrıca rahatça sürülen kıvamda. Ucu ise yumuşacık. Ucu küçüldüğünde bir açacak ile rahat açılabiliyor. 


Kalemin ucu gördüğünüz gibi çok sivri değil. Ne kadar açsanız da sivri olmuyor. Ve şöyle bir durum var bu tip kalemler çok çabuk bitiyor! Açtıkça baya küçülüyor. Bitirmeniz aylar almıyor yani. İlk denerken elime denediğimde kalıcılığı beni baya şaşırtmıştı. Gözde de aynı etkiyi 16 saat olmasa da yettiği saat kadar da gösterdi.
Bu kalem aşırı kaygan ve kontrol etmeniz biraz güç. Sür çık olayı bunda da olmuyor. Göz kalemine göre pratik bir ürün değil. Sürümü çok yumuşak ve kaygan bu güzel ama silmek çok uğraştırıyor. Adeta gözümü acıtarak sildim. Çift fazlı makyaj temizleyiciler, temizleme sütleri ile uğraştım epey. Yine pratikliği kalmadı. Biz bir şeyden çok memnun olmuyoruz. Hiçbir şeyin ortası yok gibi ya pigmentasyonu az ya da çok yoğun... 

Göz kapakları yağlı olanlar, ilk olarak göz kapaklarını far bazıyla veya ten rengi bir farla sabitleyip ya da bir pudrayla sabitlerseler, kalem kaş altına ve göz üstüne pek bulaşma yapmayacaktır. Akmayacak umudum vardı ama bende akma yaptı baya baya. Gözümde durmadı pek ve hele ki göz içinde hiç durmadı. Göz kapaklarım da yağlı olunca kalemin yağlı göz kapaklarını pek kaldıramadığını anladım. Ben kullanmayı ise ten rengime yakın bir krem far veya far bazı kullanarak kalemi sürdüm. Böyle olunca bulaşmalar yarıya indi hatta nötrlendi. 

Bende alerjik bir tepki yapmadı ürün. Gözlerim hassas ve yüksek numaralı lens kullanıyorum. Ona rağmen sıkıntı yaşamadım. Kalemin yapısı yoğun olunca korkmuştum biraz fakat herhangi problem olmaması sevindirici olduydu tabi. Lakin herkeste aynı etkiyi yaratır mı bilmiyorum.

Kalemde eğer ince eyeliner uygulamak istiyorsanız bunu yapmanız biraz zor. Ucunun pek sivri olmayışı sizi zorlayacaktır. Maalesef kalın bir eyeliner ve dramatik bakışlar ortaya çıkıyor. Kuyruk yapmanız içinse biraz kenarlara çekip, ince bir eyeliner fırçasıyla şekil verebilirsiniz. Bir de hatayı kabul etmiyor. Ufak çizgi yamukluğunda düzeltmeniz zor hemen sabitleniyor. Açıkcası günlük makyajda kullandığınız gibi gece makyajlarında da mükemmel durabilecek bir kalem olarak yorumlayabilirim bunu. Hele ki kirpik diplerini doldurmasında başarılı bulduğumdan ötürü yedeği bende mevcut. (Stokçu zihniyet hiç bitmeyecek).



Sonuç olarak, bir kalem için çok yorum yapmış olabilirim ama kalemler pek takılmayacak konu değil. Göz çok önemli ve dikkat edilmesi gerekiyor. Kafamıza göre kullanıyoruz belki kalemleri ama onlar sonra bize sağlık sorunu olarak geri gelebilir. Kısacası kalemi öneririm artılarıyla eksileriyle yine de ideal bir kıvamda ve kullandığım süre boyunca memnun kaldım. Fiyatına göre performansı, kalıcılğı ve pigmentasyonu çok iyi. Ama yeni başlayanlar ve göz kalemi ile eyeliner çekmek isteyenlere önermem çünkü istedikleri verimi alamayacaklar ve ince çizgi çekmekte zorluk yaşayacaklardır. Bir de bu kalemle efsane smokey eyes makyajı yapılıyor. Gelişigüzel sürüp, bir fırça yardımıyla çok rahat dağıtabilirsiniz. Çok yönlü kullanmaya açık kalemlerden. :) 

Göz kalemi yorumlarım ise şimdilik bu kadar bir başka yazıda görüşmek üzere.

Sevgiyle, güzellikle kalın!


13 Ocak 2015 Salı

La Roche Posay Effaclar Duo [+] Ürün Analizi


Tekrardan merhabalar!
Bloğuma bu sefer cilt bakım ile alakalı bir ürünü yorumlamak istedim. Fransız dermokozmetik markası olan La Roche Posay Effaclar Duo + benim için ulaşması zor bir ürün olmuştu zamanında. Her tarafta methini o kadar çok duyuyordum ki almak için adeta can atıyordum. Cilt doktorumun da önerdiği bir ürün olunca bende merak 10 katına çıktı. Herkeste bir La Roche Posay Effaclar Duo söylentisi. Herkes memnun, yere göğe sığdıramıyor. Bir de ürün de pahalı, dermokozmetik, ulaşılması ha deyince olmayan bir tür. Ya büyük eczanelerde var ya da online dermokozmetik sitelerinde. Gel gelelim olanlara.. Evet aldım ama aldığım gibi beni öyle hallere soktu ki halen tam kurtulabilmiş değilim..

İlk olarak ürünün yapısından bahsetmek istiyorum. Jelimsi bir kıvamda, kokusu güzel baymıyor. Sürümü rahat ve sürdükten sonra kadifemsi his oluyor. Bunlar gayet güzel. Ben bu ürün için kıvamına, sürümüne laf etmiyor. Asıl türü nemlendirici. Karma, yağlı ve sivilceli ciltler için geliştirilen, uygulandığında yağı azaltacak, gözenekleri açacak, temizleyecek ve sivilceleri yok edecek gibi sözleri var. Öyle oldu mu tabii ki hayır! 



Bu ürünün seveni oldukça fazla ama ben o kısımda değilim. Öyle bir gaza gelmiştim ki hızımı alamayıp 2 kutu almıştım indirimde diye. İndirim dediğime de bakmayın, baya beni çökertmişti maddi anlamda.  Ürünü Mart 2014'ten Aralık 2014'e kadar kullandım. Sırf param yazık olmasın diye bitirmeye çalıştım. Faydası olmadığını bildiğim halde hem de. Yağsız nemlendirici diye korkmamıştım nasıl olsa yüzümde ters etki yapmaz diye ama kullanımımdan 3 gün sonra suratıma sivilce bastı, yağlı görünümümü asla azaltmadı. Gözenek bölgemde aşırı yağlanma oldu ve kurtulmam imkansızdı belli bir süre. Psikolojik bir bunalıma soktu diyebilirim. Yüzümde sivilce çıkmayan yerler sivilce oldu. Benim sivilce problemim yıllardır vardı.Bir ara çok kötü olmuştu onu doktorun verdiği ilaçlarla atlatmıştım. Bir sene çok az oldu o da çene bölgesindeydi veya alnımdaydı. Ama hep bir yağlı, akneye meyilli cilt vardı fakat ben çene bölgemdeki, alnımdaki, burun kenarındaki sivilceleri geçireyim derken daha da arttırdı ve yukarıda bahsettiğim gibi halen kurtulamadım.
Herkesin cilt tipi farklı elbette belki başka sivilceye meyilli cilt çok memnun kalacak ama önerim şu ki tüm yüze uygulamayın. Çoğu yerde güzel makyaj bazı olur demişler. Bana göre yok öyle bir şey. Makyajımı asla tutmuyor. Soyuluyor ürün pütür pütür görünüm elde ediyor. Hiç mi iyi yanı yok derseniz bana göre sadece yapısı, sürüm şekli ve ürün ince yapılı olduğundan emilmesinin uzun süreli olmaması. Ürünü kullanırken lokal olarak uygulayın. Sivilceniz yeni çıkmaya başlamışsa üstüne hafifçe uygulayın. Sabah akşam olarak kullanabilirsiniz günde iki kere olmak şartıyla. Fazla sürerseniz cildi kurutuyor ve tahriş edebilir. Zira benim kıpkırmızı oldu sivilcenin dış kısımları. Yani sivilcenin olduğu kısımı sürekli taşırırsanız, sivilcesiz bölgelerde kuruma, soyulma, tahriş görülebiliyor. 

Ürünü kim kullanabilir derseniz eğer çok fazla sivilce sorunu, yağlanma sorunu olmayanlara önerebilirim. Benim gözeneklerimi küçültme işlevini yerine getirmedi, yüzümdeki parlamayı asla almadı. Karma ciltlerde işe yarayabilir. Eğer çok sivilceleriniz varsa işe yarayacağını düşünmüyorum. Büyük sivilcelere etkisi yok. Küçükleri de 2 hafta süreli bir şekilde yok edebiliyor. Ama bu ürünler sabır işi. Çoğu kişi bir ayda etkisini almış alabilenler. Google'da aratırsanız memnun kalanların yorumları daha farklı. Ben de sabrettim. Yüzümü sivilce basınca çöpe atmadım ama hiç yine de iyi gelmedi. Sivilce çıkmasını önlediğini vaadeden ürün daha çok sivilce yaptı. Ve o krem yüzünden benim sivilcelerim hala çıkmakta. Geçirebildiği sivilcelelerimi de iz bırakarak geçirdi. Sönen sivilceler söndü görünüyor ama elleyince içi hafif dolu mesela. Kullandığınız süre boyunca cildinizde soyulmalar olabilecektir ama kuru ve normal ciltlerin uzak durması gereken eğer alacaklarsa nemlendirici olarak kullanmaması gereken bir üründür. Ufak tefek sivilcelerine lokal olarak uygularsalar bir sorun çıkmaz. Ürünü uyguladığınızda yanma etkisi veriyor bunu geçirir gibi düşünüyor herkes ki ben ilk çok umutlanmıştım onu hissettiğimde. Effaclar serisindekilerle birlikte kullanırsanız daha çok verimli sonuç alırsınız diyorlar ama onlarla da kullandım ilk olarak. La Roche Posay Effaclar Jel ve Tonik ile devam ettim. Jeli yağlı yüzümü kurutarak belli bölgeleri yara yaptı, tonik ise yapış yapış bir his verdi. Toniğini halen kullanıyorum yatmadan önce. Onun bir zararını görmedim yararını da fakat parabensiz diye aldım öyle kullanıyorum.
Ürünün içeriği ise şu şekilde;


La Roche Posay'in en önemli özelliği paraben içermemesi. Parabenin olumlu bir yanı yok hatta benim takıntılarım başladı. Parabenli ürünleri almamaya özen gösteriyorum. 

Ürünü yerden yere vurar gibi yorum yapmış olabilirim ama hala ve hala onun etkileri devam ettiğinden ve ne zaman sivilce geçse yerine vakit kaybetmeden bir tane daha çıkması can sıkıyor ister istemez. Yediklerime dikkat de ettim kızartmaydı şuydu buydu özen gösteriyorum ama onlarla alakası olduğunu düşünmüyorum. Benim cildim hassas bende böyle diye sizde de öyle bir şey olacağının garantisini vermem. Denemek isterseniz indirimlerde bakabilirsiniz. Kullanan çoğu kişinin de yüzünde sivilceler kusmuş fakat onlar geçirdiğini yazmış belli bir süre. Deneme sürenize bağlı. Sabırla ürünü deneyip bitirmeniz lazım. Bu krem sayesinde yüzümün mahvolmuş fotoğrafları var fakat onları paylaşasım gelmedi. Ama dediğim gibi hem seveni hem sevmeyeni çok. Pek bir ortası da yok sanırım. Bir de fiyatı bu ürüne göre çok ama çok fazla. Bana göre sınıfta kalan bir ürün ama deneyip de memnun kalanların kalmayanların yorumlarını bilmek isterim. Eğer denemiş kişiler varsa yorum kutuma düşüncelerini paylaşabilirler. :) 
Cilt bakım ile ilgili yazacağım bu kadar. Biraz uzun bir yazı oldu ama başımdan geçenleri ve deneyimlerimi anlatmak istedim. Hiçbir şeyin garantisi yok ve maalesef de alıp kullanmadan bilemiyoruz neyin ne olduğunu. 
Kendinize iyi bakın, başka bir yazımda görüşmek üzere
Sevgiler! :)

12 Ocak 2015 Pazartesi

Wet'n Wild Megalast Lip Color - Rose Bud Ruj Yorumlarım


Merhabalar!
Bu kez bloğuma konuk olan bir diğer ürün ise Türkiye'ye daha gelmeden, birçok bloggerlar tarafından ünü oldukça hızlı yayılan Wet'n Wild markasına ait. Bu markanın özellikle farları ve rujları oldukça ilgi görmüştü ve uygun fiyatlı olmasıyla da dikkatleri üzerine çok çekmişti. Bir ruj insanı olarak Wet'n Wild'ın rujunu incelemeye aldım. Bu ruj Wet'n Wild Megalast Lip Color serisine ait olan Rose Bud rengi. Şimdi bu rengi herkes çok ama çok farklı tanımlamış. Bence kişinin dudak rengine göre değişen bir renk olduğuna çok eminim. Benim dudak rengim soluk epey ve bende gerçekten kırmızı duruyor. Hatta bu ruju gece makyajında çarpıcı bir renk olarak bile kullandım. Görenler çok kez de sordu. Bir kere nude ruj olarak yorumlanmış ama nude ile yakından uzaktan alakası yok, olamaz da. Kırmızıya yakı bir pembe veya kiremit rengi. Yani o kadar farklı bir renge bürünüyor ki tam kesin rengini ben bile söylemekte zorlanıyorum desem yeridir. Zaman ilerledikçe de rengi cart bir renge bürünüyor. 



Öyle ki bu rujun yapısı fena değil fakat bana pastel boyayı anımsatıyor. Tadı da kötü gibi yani alışamadım hala. Ben yine de kullanıyorum çünkü bu rujda beni çeken bir şeyler var. Yoksa bir ruju makyaj çantamda taşımam kolay kolay. 
 Bir de aşırı bulaşıyor. Tamam her ruj bulaşmaya müsait olabilir fakat benim yanağıma sıçramış halini gördüm. Yani konuşurken ederken bir şekilde gitmiş diye düşünmekteyim ben artık. Çok ilginç ama öyle. Ambalajı çok vasat. Kapağı emniyetli değil ve hemen açılıyor. Çantamda çok açıldığını gördüm ve şeffaf olması nedeniyle de rujun bulaşması kaçınılmaz oluyor. Çirkin görüntüsü var açıkçası. Keşke biraz kaliteli olabilseymiş ambalajı
Rujun kalıcılığı fena değil ve sürümü de çok zor değil ama yağ gibi de akmıyor dikkatli sürülmesi lazım. Dudak kalemiyle çerçeve yapıp sürebilirsiniz. Biraz da dişe bulaşma sorunsalı var. Kalıcılığı ise şöyle diyebilirim ki 9 saat kadar kalıcılığını test ettim. Bir şeyler yedim içtim ama hala o kırmızılık var dudağımda. Bu da benim hoşuma gitti çünkü fiyatına göre bu kadar kalıcılık vermesi muhteşem bir duygu oluyor. Ben bu kalıcılığı çoğu high-end marka rujdan alamadım neredeyse. Bir de renginin bana bir tık koyu gelmesi de etkisi olabilir sanırım. Ne zaman sürsem bana çok yakıştırıldı rujum. Hatta uzun zamandır ruj sürdüğüm zaman markası ne diye sorulmamıştı. Kötü yanı ise bende fazla patlama yapıyor, yüzüm daha da soluk görünüyor. Eğer pudra, allık yoksa cidden tüm dikkatleri üstüne çeken bir ruj oluyor. 




Dudağı kurutan bir yapısı var. Kendisi baya baya mat bir ruj. Altına mutlaka nemlendirici uyguluyorum. Islak yapılı olmayan lip balmlar iyi iş görüyor. Mesela, Eos Lip Balm gibi. Ama ilerleyen saatlerde yine çatlama ve kuruluk hissi oluyor. Fakat bu durum benim dudaklarımdan da kaynaklanıyor olabilir. Aşırı kuruyan dudaklarım var nemlendirici yapılı rujlar anca idare ediyor beni. 

Sonuç olarak, sevdim mi sevdim biterse bir daha alır mıyım fiyatı açısından alabilirim. Fiyatı yanılmıyorsam 10 TL kadar bir şeydi. Rujlar baya dayanıklı oluyor. Kolay kolay bitmez daha bu. Ruj hakkında yorumlarım bu kadar. Denemek isterseniz Gratis mağazalarından bulabilirsiniz. Şans vermenizi öneririm. Eksileri ve artıları bir arada olan bir ürün. Beğenmek size kalmış. Ama kalıcılık arıyorum derseniz bu serinin rujlarını gerçekten öneririm.
 
Güzel vaktinizi ayırdığınız için teşekkürler,
Sevgiyle kalın! :)